Bozcaada Gezi Rehberi

Bozcaada Gezi Rehberi

Bozcaada'ya gitmeden bu yazıyı mutlaka okuyun. Bozcaada Plajları, Gezilecek Yerler, Feribot ücretleri, Bozcaada ile ilgili merak ettiğiniz her şey bu yazıda.

Sayfa İçerikleri

“Eski Rum sokakları var” sözünü duyduysan kaçma o geziden. Sev onu. Önünde saygıyla eğil ve fırsatını ilk bulduğun an soluğu orada al.  Hele birde işin içinde ada ve deniz varsa…
***
Maddi olarak magmayı gördüğümüz bu yaz, “başarmanın yarısı inanmaktır” düsturuyla totem yaptım. Mesela işe İnstagram’da “Bozcaada” ile ilgili tüm gezi sayfalarını ve etiketleri takip etmekle başladım.
Böylece; analitik düşünce yeteneğim sayesinde(!) neresi meşhur nereye gidilir ne yapılır az çok hem bilgi sahibi oldum hemde kafamda ufak gezi rotaları oluşturmuş oldum:)
Elbette büyük ikramiye vurmadı. (ki secret; gerçekten istersen düşünce gücünle bunu da yapabileceğini söyler)
Çekim yasası işte yahu:) (bkz: Rhonda Byrne “The Secret”)

Sosyal medyada “Bozcaada” deyince karşına çıkan o alengirli duvar resimlerini ben daha Bozcaada’ya gitmeden ezberlemiştim mesela.
Bozcaada +Polente Fenerinde gün batımı = Şarap olayını,
Poyrazını Lodosunu hasılı bol rüzgarını,
Rengarenk sokaklarını
Gençlerin uğrak yeri haline geldiğini
ve daha nice zımbırtıya hakimdim.


Karar verme aşamasındaki ilk plan şuydu: “Paramız yok günübirlik gidip gelelim”
Gitmeden birkaç gün önce şu konuda uzlaşma sağladık: “Gitmişken 1 gece kalalım, zaten paramız yok fazla kalamayız :D”
1 gece kaldıktan sonra ise; “Lanet olsun, silkelenin 1 gece daha kalıyoruz…”

Dönüş yolunda ise; ceplerimiz delik cüzdanlarımız boş, kartlarımız limit uyarısı veriyorken, içimizde nedenini bilmediğimiz bir huzur, anlam veremediğimiz bir mutluluğun tesiri altındaydık… Şimdiden seneye hangi tarihte gideceğimizin planlarını yapmaya başladık bile. Önümüzdeki yaz 2-3 günlük kaçamak rotamız da belli olmuş oldu böylece.

Bozcaada’ya vardığım ilk an sanırım dikkatimi çeken şey yaş ortalamasının 25-35 arası oluşuydu. Algıda seçicilik diyelim. “Emekli mekanı” olarak addedilen Altınoluk’tan çıkıp soluğu burada alınca böyle bir hissiyata kapılıyor insan zannımca…
Aslında filmi biraz daha geri sarıp feribotla adaya yaklaştığımız sahneye alırsak, ilk dikkatimi çeken şeyin, ismi ile müsemma kahverengi koca bi toprak parçası olan Bozcaada’yı karşıdan gördüğüm ilk an olduğunu hatırladım.
Deniz kum güneş = yeşillik olması gerekmiyor muydu bu sahnenin?

Türkiye’nin en büyük 3. adası olma özelliğine sahip olan Bozcaada, 2017 yılında The New York Times gazetesinde “Görülmesi gereken 52 yer” listesinde 44. sırada yer almış.

Bol rüzgar alan ada, yazın sıcağında bulunmaz bi nimet. (Ellerin eteklerinde dolaşmak istemiyorsan uçuş uçuş bir etek giymek çok akıllıca olmayabilir, tecrübeyle sabit yazar tavsiyesi;)
Adada yaşayan 2200 civarı yerli, kış ayı için de aynı şeyi söyleyebilir mi bilmiyorum ama adaya yazın akın eden ve yaklaşık 10.000 küsüre ulaşan (doktor bu ne?) turist nüfusu, adanın bol rüzgarlı bu durumundan oldukça memnun…

Ada halkının ana geçim kaynağı bağcılık ve şarapçılık. Düşük nem oranından dolayı Türkiye’nin en iyi üzümlerinin yetiştirildiği adada, adaya özgü 4 üzüm çeşidi bulunuyor. Bunlar beyaz üzüm Çavuş ve Vasilaki Kırmızı üzüm olarak ise Kuntra ve Karalahna
Adada günümüzde 6 şarap üreticisi bulunuyor.
Bozcaada özellikle yaz ayları boyunca gerçekleşen etkinlikler ve konserle sezon sonuna kadar hep ilgi odağı olmaya devam ediyor. Mayıs ayında New balance yarı maratonu ve 10K koşusu ile sezonu açıyor ve Temmuz Ağustos Eylül ayları boyunca etkinliklerin ardı arkası kesilmiyor. Bozcaadada’da gerçekleşen bazı etkinlikler sırası ile şunlardır.
(2019)
10 – 15 TEMMUZ – Uluslararası Salhane Şarap günleri
26 TEMMUZ – Ayazma Panayırı (Aya Paraskevi)
27 – 29 TEMMUZ – Bozacaada Caz Festivali
5 AĞUSTOS – Ozanın günü Homeros Okumaları
10 – 16 AĞUSTOS – Erken Bağbozumu günleri
7 – 9 EYLÜL – Kültür Sanat Bağbozumu Festivali
21 – 23 EYLÜL – Uluslararası Yerel Tatlar Festivali
28 – 30 EYLÜL – Bozcaada Kalamar Festivali
7 – 10 EKİM – Uluslararası Şarap Yarışması
10 – 14 EKİM – Uluslararası Ekolojik Belgesel Festivali

Gittiğimiz tarih dolayısyle her ne kadar hiçbir etkinliğe denk gelemesem de, bu yıl 21. si düzenlenecek olan  Kültür Sanat Bağbozumu Festivaline niyetlenmiş durumdayım. Festivalde, her yıl nice emeklerle yetiştirilen üzümler halkın katılımıyla toplanıyor ve ada merkezine getiriliyor. Burada ada halkının ve bağcıların katılımıyla 2 gün boyunca kutlama ve yarışmalar yapılıyor. Şenlik çeşitli sanatçıların katılımıyla verilen konserlerle çok daha eğlenceli hale geliyor. Umarım seneye bu festivalle ilgili daha detaylı ve gözleme dayalı bir yazı yazacağım:)

Bozcaada’nın insana mutluluk veren ve birbirine çok yakışan o yeşil mavi beyaz renklerinin hakim olduğu, kafanı çevirdiğin her duvarda mutlak seni gülümseten rengarenk bir şeyler göreceğin arnavut kaldırımlı sokaklarında dolaşırken, küçük sevimli restoranların olduğu sokaklara geldiğinde anason ve balık kokuları karşılıyor seni.
Bir adanın olmazsa olmazı rakı balık ikilisi mezeler ve belki bir parça kalamar…
Vejeteryanlık sonrası bende rakı yanı mezeler ve kızartmalar vazgeçilmez oldu.

Bozcaada Çevre bilincine de önem veriyor. 2019 yılında tüm Türkiye’de marketlerde naylon poşetin yasaklanmasından önce Bozcaada’da uzun yıllardır naylon poşet kullanımı yasaklanmış. Keza pet şişede su satılması da yasaklanmış. (Fakat yinede birçok markette pet şişede su satılıyor.)
Adanın muhtelif yerlerinde büyük kafesler şeklinde geri dönüşüm kutuları da görmek mümkün. Adanın doğal rüzgarı, 2000 yılında kurulan rüzgar Enerji santralleri sayesinde elektrik enerjisine çevriliyor ve ada ihtiyacının 30 kat fazlası elektrik üretiliyor. Bu elektrik aynı zamanda yeraltı kablolarıyla Çanakkale’ye de aktarılıyor.


Bilmenizde fayda var;
Edindiğim bilgilere göre  adada hastane yok fakat 1 sağlık ocağı ve 1 eczane var. Sağlık ocağı geç saatlere kadar açık.

Bozcaada plajları ile ilgili detaylı bir yazıyı başka bir postta ayrıntılı olarak yazacağım.
Fakat Bozcaada Gezi Rehberinde de kısaca yer vermek istiyorum. Zira muhteşem bir suyu var ve sanırım unutamayacağım deneyimlerimden birinide burada “Akvaryum koyunda” yaşadım.
Plaj fotoğraflarındaki kalabalık sizi korkutmasın. Adada irili ufaklı o kadar çok koy var ki her an sakin kalabileceğiniz ve rüzgarından etkilenmeyeceğiniz tenha bir yer bulmanız mümkün.

Ayazma Plajı

Halk plajı olur kendileri, her ne kadar suyun berraklığı ve plajın kumlu oluşu beni kalbimden vursa da bende hep açlık ve susuzluk duygularını hatırlatır.
Denizin suyu hayli soğuk. Benim gibi soğuğa karşı duyarlı kişilerde baş ağrısı yapabilir:)
Benim için bu plajın sanırım en heyecan verici anı, denizin ortasında bulunan, dışarıdan gözükmeyen ve uzaktan bakıldığında suda yürüyor hissi veren devasa kayalara yüzmekti.
Şezlonglar ücretili, ama biz yine şemsiyesini hasırını kapangiller modunda…

Akvaryum Koyu

“Bozcaada’da tek bir plaja gideceğim neresini önerirsin?” dersen şayet, hiç düşünmeden “Akvaryum koyu” derim. Özellikle şnorkeling yapıyorsan tadına doyamazsın.
Suyun üstünden dahi görülen binlerce (abartısız) balığı bir arada görebileceğiniz bir yer. Benim için Bozcaada’nın unutulmaz anlarından biri bu koyda yaptığım şnorkeling. Burnunun dibinden geçen zarganalar ve altında binlerce küçük balıkla yüzmek tek kelimeyle muhteşem bir his. Ha suyu çivi gibi soğuk o da önemli bi detay. Suya dayanıp balıklarla yüzmek mi? “Hayır balık mı görmedik sanki hayatımızda” modunda kıyıda oturup güneşlenmek mi? Seçim senin:)

Akvaryum koyu adı altında birçok yerde plaj olsa da çok iyi korunamıyor. Bozcacada’da akvaryum koyuna dolmuş seferi yok. Yalnızca kendi aracınızla gelebiliyorsunuz. Bu yüzden bir tık daha bakir. Buna rağmen plaj kalabalık fakat plaja vardığınızda kayalıklardan yürümeyi göze alırsanız çok daha tenha, daha size özel plajlar da bulmanız mümkün. Plaj tıklık tıklımken, kayalıkların arkasında kaldığı ve geçiş zor olduğu için hemen yanındaki koyda tek başına yüzen aileler de yok değil.

Hatta yeterince kayalık bölgelerde dolaşırsanız kaplumbağa şeklindeki kayayı bile görebilirsiniz:)
Bu beynimin bana oynadığı bir oyun mu yoksa evren gerçekten bana bir mesaj mı gönderiyor? Eğer öyleyse “mesaj alınamadı…”


Sulubahçe Plajı

Diğer plajlara göre nitekim daha sessiz ve sakin olan bu plaj Ada Campinge yürüme mesafesinde. Tesisin olmadığı plajda bolca çadır ve karavan görmek mümkün.
Şemsiye, hasır su üçlüsünü alıp istediğiniz yere kurulabilir tertemiz suyun tadını çıkarabilirsiniz.


Bozacaada’da Ne Yenir?
 

  • Başka hiçbir yerde tadamayacağınız yerel şaraplarında deneyebilirsiniz.
  • Çeşitli sebze ve meyvelerden yapılan organik reçellerinden mutlaka alın.
  • Vejeteryan yada vegan değilseniz rakı balık ve kalamarın tadına bakın
  • Meşhur kavala kurabiyesi, damak çatlatan ve badem lokumu kurabiyelerinden alın.
    (Benim favorim damak çatlatan)

Bozcaada’da nerede kalınır?

Bozcaada’da o kadar çok otel ve pansiyon varki, ufak bir araştırma sonucu bütçenize uyacak konaklama yeri bulmanız mümkün.
Biz, adanın tek çadır kampı alanı olan Ada Camping’de 2 gece konakladık. Kendi çadırını götürebilir, kamp alanının çadırlarından kiralanabilir yada bungalow kiralanabilir.
Karavan sahibi o şanslı azınlık için de konaklama alanı mevcut.

Bozcaada’ya Nasıl gidilir?

Bozcaada Çanakkale’ye bağlı olan bir ilçe olup ulaşım yalnızca feribotla yapılmaktadır. Çanakkale’nin Ezine ilçesine bağlı Geyikli beldesinden feribot seferleri yapılmaktadır. https://www.gdu.com.tr/ adresinden alınan ve aşağıda yer alan bilgiler de açıklayıcı olacaktır.

Not:*Çarşamba, Cuma, Cumartesi ve Pazar günleri Bozcaada’dan 17:00 seferi 18:00’de, Geyikliden 18:00 seferi 19:00’da yapılacaktır.

Not: Tüm hatlarımızda yoğunluk olması durumunda, belirtilen sefer saatlerine uymaksızın gemilerimiz saatsiz olarak sefer yapmaya devam edecektir.

Çanakkale Geyikli – Bozcaada feribot ücreti ne kadar?

Binek taksi 90 TL + şöför hariç araç içindeki her yetişkin için +3 TL
Yaya olarak binerseniz kişi başı 3 TL

Aşağıda https://www.gdu.com.tr sitesinden alınan bilgi yaralı olacaktır.

  • Geyikli – Bozcaada Hattı’nda tüm biletler gidiş – dönüş olarak kesilmektedir.
  • Geyikli – Bozcaada Hattı’nda şoför hariç araç içi yolcular ücrete tabidir.
  • Low-Bed: Ağır iş makineleri ya da özel proje yükleri gibi uluslararası ve yurtiçi karayolu taşıma yönetmeliğine göre standartların dışında, normal kamyonların ve ya tırların taşıyabilecekleri uzunluk, yükseklik, genişlik ve tonajdan farklı olan yüklerin taşınmasını sağlayan yarı römorktur. Fiyatlandırma, genişlik, uzunluk, ağırlık ve yükseklik gibi kriterlere göre yapılmaktadır.

***

Havası-suyu, taşı-toprağı, rüzgarı-sıcağı, caddesi-sokağı hasılı kelam herbişeyiyle nasıl iyi geldi ruhumuza…